Page 50 - Sinerji s7
P. 50
köşe yazısı / Sema Adalı
Sema Adalı
İnsan Kaynakları
Danışmanı
Kırlangıcın Öyküsü:
sema@semaadali.com
Çalışanın Öyküsü
- “Yok daha neler? Durduk yerde sen de nerden çık- penceresi açık beklemiş ama boşuna. Kırlangıç
“Kırlangıçların ömrü altı tın şimdi? Olmaz, alamam” demiş. Gerekçesi de yokmuş! Gelen başka kırlangıçlara sormuş ama
aydır, evlat...” pek sersemceymiş. gören olmamış.
- “Sen bir kuşsun! Hiç kuş, insana âşık olur mu ?” Sonunda danışmak ve bilgi almak için bir bilge
Hayatta bazı fırsatlar vardır, Kırlangıç mahcup olmuş. Başını önüne eğmiş. kişiye gitmiş. Olanları anlatmış.
sadece bir kez elinize geçer ve Ama pes etmemiş, bir süre sonra tekrar pence- Bilge kişi gözlerini adama dikmiş ve demiş ki;
değerlendirmezseniz uçup giderler. reye gelmiş, gülümseyerek bir kez daha şansını “Kırlangıçların ömrü altı aydır, evlat...”
Değerini bilmezseniz giderler ve denemiş;
asla geri gelmezler. Karşınıza çıkan - “Adam, adam! Haydi aç artık şu pencereni. Al beni Hayatta bazı fırsatlar vardır, sadece bir kez
fırsatları değerlendirin, başka bir içeri! Ben sana dost olurum. Hiç canını sıkmam.” elinize geçer ve değerlendirmezseniz uçup
fırsat çıkmayabilir. Adam kararlı, adam ısrarlı: giderler. Değerini bilmezseniz giderler ve
asla geri gelmezler. Karşınıza çıkan fırsatları
- “Yok yok, ben seni içeri alamam” demiş. Biraz da değerlendirin, başka bir fırsat çıkmayabilir.
kaba mıymış, neymiş lafı kısa kesmiş: “İşim gü-
cüm var, git başımdan.” Çoğu zaman işyerlerinde de çalışanlar, sizlere iç
içe oldukları bazı sorunlarını paylaşmaya çalışır-
Aradan bir zaman geçmiş, kırlangıç son kez ada- lar. “Yoğunum, kim bu beni işimden alıkoyan? Yine
mın penceresine gelmiş;
ne istiyor” yaklaşımı ile kapınıza gelen çalışanları
- “Bak soğuklar da başladı, üşüyorum dışarıda. Aç dinlemeden geri gönderiyorsunuz.
şu pencereyi, al beni içeri. Yoksa, sıcak yerlere göç Halbuki o çalışan, yöneticisinin karşısına çıka-
etmek zorunda kalırım. Çünkü ben ancak sıcakta na kadar kaç kez cesaretini toplamaya çalışmış,
Yaz sıcaklarının olduğu bu mevsimde, sizi bi- yaşarım. Pişman olmazsın, seni eğlendiririm. Birlik- hangi kelimelerle derdini dile getireceğinin kaç
raz düşündürecek güzel bir öyküyü paylaşmak te yemek yeriz, bak hem sen de yalnızsın, yalnızlığı- kez düşünmüş, provasını yapmıştır. Bir iki dene-
istiyorum. Bu öyküyü, şirketinizdeki çalışanlara nı paylaşırım” demiş. meden sonra derdine derman bulamayıp hayal
uyarlayarak dile getirilen sorunları nasıl görme- Bazıları, gerçekleri duymayı sevmezmiş. Adam kırıklığına uğrar ve yeni iş arayışına başlar.
mezlikten geldiğinizi ve belli bir süre sonra onla- bu yalnızlık meselesine içerlemiş. Pek sinirlen-
rı nasıl kaçırdığınızın bir öyküsüdür. ................
miş. “Ben yalnızlığımdan memnunum” demiş.
Ve öykü başlıyor… Kuştan onu rahat bırakmasını istemiş. Düpedüz Belli bir zaman geçer, yöneticinin iş yoğunluğu
kovmuş. Kırlangıç, son denemesinde de başarı- azaldıktan sonra, çalışanı hatırlar: “Derdi ney-
Günlerden bir gün, kırlangıcın biri, bir adama sız olunca, başını önüne eğmiş, çekip gitmiş. di acaba?” diyerekten arar çalışanı, ama çalışan
âşık olmuş. Penceresinin önüne konmuş, bütün işten çoktan ayrılmıştır. Arar İnsan Kaynakları
cesaretini toplamış, röfleli tüylerini kabartmış, Yine aradan zaman geçmiş. Adam, önce düşün- Bölümü’nü ve “Neden ayrıldığını sorar”. Derdi-
güzel durduğuna ikna olduktan sonra küçük müş, sonra kendi kendine itiraf etmiş; ne derman olacak, onu dinleyecek bir yönetici
sevimli gagasıyla cama vurmuş. Tık..... Tık...... Tık.... “Hay benim akılsız başım” demiş. “Ne kadar aptal- bulamadığı söylenmiştir. İşte bu kadardır bir
Adam içeride kendi işleriyle uğraşıyormuş. Çok lık ettim! Beklenmedik bir anda karşıma çıkan bir çalışanın şirketteki ömrü, derdine derman bu-
meşgulmüş! Dönüp cama bakmış. Kimmiş onu dostluk fırsatını teptim. Niye onun teklifini kabul et- lamazsa…
işinden alıkoyan? Minik bir kırlangıç!
medim ki? Şimdi böyle kös kös oturacağıma keyifli Çalışanın şirketteki ömrü, sizin ona sunduğunuz
Heyecanlı kırlangıç, telaşını bastırmaya çalışarak, bir vakit geçirirdik birlikte. Pişman olmuş olmasına ömür kadardır.
derin bir nefes almış, şirin gagasını açmış, söz- ama iş işten geçmiş. Yine de kendi kendini rahatlat-
cükler dökülmeye başlamış: mayı ihmal etmemiş. “Sıcaklar başlayınca, kırlan-
gıcım nasıl olsa yine gelir. Beni seviyor nasılsa. Ben
“Hey adam! Ben seni seviyorum. Nedenini niçinini de onu içeri alır, mutlu bir hayat sürerim.” Ve çok
sorma. Uzun zamandır seni izliyorum. Bugün ce- uzunca bir süre, sıcakların gelmesini beklemiş.
saret buldum konuşmaya. Lütfen pencereyi aç ve Gözü yollardaymış.
beni içeri al. Birlikte yaşayalım.”
Yaz gelmiş, başka kırlangıçlar gelmiş. Ama
Adam birden parlamış.
onunki hiç görünmemiş. Yazın sonuna kadar
48 BOSİAD SİNERJİ / Temmuz - Ağustos 2014