Page 46 - Bosiad Sinerji Dergisi Sayı 48

Başarı Hikayeleri / METİŞ Otomotiv

culuk yapmak da nasip oldu. Tuz işini 2 sene çok tiyoruz. Radyatör hortumları veya su hortumları Ancak onu da doğru kullanmak lazım. Elbette
iyi şekilde devam ettirdik. Ama iki iş de yoğun- bu kılıfın içine giriyor. Kadın çorabı gibi o boruyu işin üstüne gitmek de önemli. Benim en büyük
laşınca yedek parçacılığı ve tuzculuğu devredip sıkıp, öylece kalıyor. Ürettiğiniz ürünler Merce- şansım yurt içinde rakibimin olmamasıydı. Ra-
otomotivde yoğunlaşma kararı aldık. des, BMW, Range Rover, Volkswagen, Audi, Opel, kiplerimiz hep yurt dışındaydı. Boru nakliyesi en
Volvo, Jaguar gibi araçlarda kullanılıyor. Yani so- pahalı olan şeydir. Hava taşırsınız çünkü. Hem
KENDİ MAKİNELERİMİZİ YAPTIK nuç olarak çalışmadığımız otomobil markası yok hacimlidir hem de içi boştur, dolayısıyla lojistiğe
Renault’dan sonra Karsan, Otokar, Ford’a da iş diyebilirim. Direkt Tier One ve Tier Two olarak ça- çok para verirsiniz. Ben hep 1-0 öndeydim bu
yapmaya başladık. Boru hatları altı adede çıktı. lışıyoruz. Araç içerisindeki tüm akışkanların geç- yüzden.
Ama nasıl oldu? Almanların makinasından sonra tiği hortumlar ve kablo demetlerinin üzerindeki
gittiğimizde peşinat almadan makineleri gös- bul’a ithalatçılara giderdim. Onlardan herkeste gelen yeni bir taleple geliştirme fırsatı yakaladık. biz daha da geliştirerek beş makine daha yaptık. protezlerin hepsini biz üretiyoruz. İŞLERİ DAHA FAZLA
termediler, çünkü Türklerin makinaları kopyala- olmayan parçaları alırdım. Onun için de orijinal Direkt Renault’ya aynı Tofaş’ta olduğu gibi yedek O makineden şimdi altı tane var. Günde aşağı BÜYÜTMEK İSTEMİYORUM
dığını söylediler. Daha sonra istedikleri peşinatı ve bol çeşitli yedek parça bulundurup çeşitlili- parça vermeye başladık. yukarı bir vardiyada 9.000 metre mal yapıyoruz. GÜVENİLİR VE DÜRÜST OLMAK Şimdi müşteriler bir ayağımız Avrupa’da bir aya-
götürdük ve ‘tamam şimdi gezip dolaşabilirsiniz’ ğe özen gösterdik ve müşterilerimizin zihninde 1.500 m2 bir fabrika binası yaptık. Geldik fabri- ÇOK ÖNEMLİ ğımız da Kuzey Afrika’da olsun istiyorlar. Büyü-
dediler. Makineyi almaya karar verdik. Bir süre farklı yer elde ettik. Biz böyle bir ticaret yaptık. TUZ İŞİNDEN kamıza başlayış, o başlayış. Akabinde faaliyetimi- İki oğlum var, büyük oğlum şu anda İngiltere’de mek konusunda oğlum Mehmet’in vizyonuna
sonra da ‘Makineniz hazır, şimdi üç hafta burada Önümde iki seçenek vardı ya yedek parçacı ola- ÇOK PARA KAZANDIM zi şimdi 5 bin metre kapalı alanı olan toplam 7 Westminster’da yüksek lisans yapıyor. Bu yıl güveniyorum. Ben Türkiye’den dünyaya açılan
kurs göreceksiniz’ dediler. Benim yabancı dilim caktım ya da çarşı esnafı. Ben yedek parçacı ol- Eski bir aile dostumuz Mustafa Özcan tuzculuk bin metrekarelik yerimizde sürdürüyoruz. Ama ağustos ayında eğitimini tamamlayıp işin başına bir sanayi işletmesi meydana getirdim ve 2. nesil
olmamasına rağmen bir tercümen vasıtasıyla mayı tercih ettim. yapıyordu. Bir karşılaşmamızda ben şaka olsun burası da yetmiyor. Yer konusunda yeni arayış- dönmesini ümit ediyoruz. Endüstri mühendisi için gerekli altyapıyı oluşturdum, onlar bu bayra-
iletişimi sağlayarak 3 hafta bu makinenin ve hat- diye ‘Mustafa Amca bu yaşa geldin hâlâ mı ya- larımız devam ediyor. 70 çalışanımız var. Bunun olarak üniversiteyi bitirdiğinde, yüksek lisans ön- ğı daha da ileriye taşıyacaklar.
tın kursunu gördük. Aldığımız makinenin boyu ÖNEMLİ OLAN KARAR VERİP pıyorsun bu tuzculuğu’ dedim. ‘Gel yarın, karneyi 20’si beyaz yaka. Yüksek teknoloji ile çalıştığımız cesi tecrübe kazanıp iş hayatını öğrenmesi için
30 metreydi. Makineyi ithal ettik ancak makine İŞİN ÜZERİNE GİTMEK sana vereyim’ dedi. O gece sabaha kadar gözü- için 8-10 makineye bir kişi bakıyor. Bu büyük bir Teklas Kauçuk da bir yıl proje planlamada çalıştı. Benim kendi şahsi görüşüm; hiç kimseye borç
büyük olduğu için uzun bir yer lazımdı. Sarpkan- İşi toptancıya kaptırmayıp da arayışa girmem, me uyku girmedi. 2 tane yedek parça dükkânı avantaj. Oğlumun dinamizmi ve enerjisiyle bize çok şey vermeyeceksin hiç kimseden borç almayacak-
lar’ın boyahanesini kiraladık. Kurduk, yerleştirdik benim kendi şahsi fikrim. Bir de yabancı dilim var, atölyede Tofaş ve Renault’ya çalışıyoruz, katacağına inanıyorum. sın. Dürüst olacaksın, güvenilir olacaksın. Bir de
ve işe başladık. olmamasına rağmen işin üstüne gidip boruyu fakat tuz işinin çok kârlı bir iş olduğunu da bi- BÜTÜN OTOMOBİL çalışkan olacaksın. Benim felsefem bu. 33 seneye
üreten firmayı bulmam çıkış noktası oldu. Riske liyorum. Sabahın 09.00’unda Mustafa Amca’ya MARKALARIYLA ÇALIŞIYORUZ Biz sıfırdan geldik. Bu fabrikayı herkes kurar ama girdik. Hiç iş kazamız olmadı. Kalite problemimiz
HİÇ KREDİ KULLANMADIM giriyorsun; ‘Ya olmazsa iş, ya beceremezsen?’. gittim. ‘Karneyi almaya geldim’ dedim. ‘Tamam bu müşterileri elde etmek çok zor. Artık Tofaş’ın, sıfır. Bunun sebebi çalışmak, hep başlarında ol-
Hayatımda hiç kredi kullanmadım. Benim ya- Bunlar risk. Ama en önemlisi ona karar verip, ka- konuştuğumuz gibi vereyim’ dedi. Karne çok Bizim alüminyum kraft olarak yaptığımız iş, alü- Renault’un, Ford’un imalatçısı olmak çok zor. mak. Benim atölyemin karşısında tekstilci Kemal
minyum ve cam elyafa döndü. Yeni teknoloji
pıma aykırı. Kredi kullanan çok abimiz, arkada- rarlı olup, üstüne gidip, o işi kotarmak. Mühim kıymetli. İstihkakınız var, gidip Tuz Gölü’nden motorlarda, motor bölümündeki ısı yükseldiği Oğluma da aynı şeyi söylüyorum. Yani para ka- Küçüker vardı. Bir de Kemal Coşkunöz. İkisi de
şımız oldu. Onların da bu kredi yüzünden son- olan buydu. Bu işi de hallettik. O zamanlar işler 500 tona kadar tuz alıyorsunuz. Karneyi aldı- için yaptığımız koruyucu protez hem çeşitlen- zanmak değil, böyle firmalarla çalışmak, kendini rahmetli oldu. Onların bugünlere nasıl geldiğini
radan zora düştüklerini çok duydum. Belki de çok hızlıydı. Gece-gündüz çalışıyorduk. Makine- ğımda tuzun da bu kadar geniş kullanım alanı di hem de çoğaldı. Müşterilerimiz bu bölümde kabul ettirmek önemli. Şu anda Türkiye’deki en çok dinledim. Kemal Küçüker derdi ki; ‘Ahmet-
bilinçaltımda öyle bir şey var. Ben başka türlü bir yi ilk olarak ben kullanmaya başladım. Akabinde olduğunu bilmiyordum. Otomotivden tekstile, yüksek ısıya cevap veren ürünlere gereksinim büyük sorun bana göre işçilik. Çünkü insanın tek ciğim bütün kazandığın parayı sakın fabrikaya
iş yaptım. O zaman yerli parça yoktu, hepsi yurt kardeşime de öğrettim. Tofaşla başlamış oldu- gıdadan kimyaya kadar bir çok sektör için ne duyduğundan daha farklı ürünlerle kapımızı çal- başına bazı şeyleri yürütmesi mümkün değil. Bi- yatırma. Toprağa yatır, mülke yatır ama ev alma.
dışından geliyordu. Ben haftada iki gün İstan- ğumuz imalatçılığımızı 6 ay sonra Renault’dan kadar önemli olduğunu öğrendim. Böylece tuz- maya başladılar. Bu arada biz yüzde 50 yurt içi, rilerine güvenmek zorundasın. Güvenilir olmak Yaşayacak bir tane evin olacak.’ O öğretilerle bu-
yüzde 50 yurt dışına çalışıyoruz. Türkiye’ye verdi- çok önemli. Babamdan kalan en önemli şey; Gü- günlere geldik. Sıra 2. kuşakta.
venilirlik, dürüstlük. Şans da çok önemli faktör.
ğimiz ürünlerin yüzde 25’i de dolaylı olarak yine
yurt dışına gidiyor. Müşterilerimizin yönlendir-
mesiyle ve firmamızın geliştirdiği know-how ile
yeni ürün modelleri geliştirmeye başladık. Müş-
terilerimiz yakıt hortumlarında ve akışkan hor-
tumlarının üstü için koruyucu örgü kılıf istediler.
Bu bölüm için de üç makine alarak işe başladık.
Bu tres örgü makineleriyle özel iplerden koruyu-
cu kılıflar üretiyoruz. Daha sonra dediler ki ‘cam
elyaftan ısı yansıtıcı kılıflara ihtiyacımız var’. Bu
kılıflar, su borularının üstüne sıcaktan, soğuktan
etkilenmesin diye kullanılıyor. Bu işin de maki-
nesini yaptırarak sürece başladık. En sonunda
da yine müşterilerin talebiyle dokuma makine-
leri aldık. Şimdi de kumaş dokuyup, boru haline
getiriyoruz. Literatürdeki ismi HFT olan kılıf üre-

44 BOSİAD SİNERJİ / Haziran 2023 BOSİAD SİNERJİ / Haziran 2023 45